Betül Erdem

Sabah akşam sayım alıyoruz. Rutine bindirdiler. Normal değil bu. Al bırak, tut unut döngüsünü kırmak zorundayız. Siyasette de aslolan süreklilik, üç günlük çaba bomboş yorgunluk başka bir şey değil. Bağırarak mı, toplanarak mı, boykotla mı, her nasılsa, en geniş mutabakatla sürdürmek zorundayız.

Alışkanlıklarımızı sözde değil özde değiştirmek için önemli bir akış,

Bu kadın deli gibi bir şey oldu artık. Şu zamanlar bir geçsin, HP boykotu başlatacağım.

Çünkü tanıklık ettiğimiz şey işkence.

Önümüzdeki süreçte gıda egemenliği ve gıda yurttaşlığı kavramlarının karşımıza çok daha sık çıkacağını düşünüyorum.

Şu an gıdaya erişemeyenlerin büyük çoğunluğu kırsalda yaşıyor. Sorun yeterli gıda üretilememesinde değil. Sorun adil olmayan gelir dağılımında, gıdanın bir hak değil meta olarak görülmesinde.

İki gündür agroekoloji çalıştayındayım. Sağlıklı gıdaya ulaşım hakkı, etik ve adil üretim ve dağıtım gibi pek çok konu konuşuluyor. Dünden beri bir sürü farklı örgütlenmeden insanın vurguladığı şey şu, dünyada gıda yetersizliği yok.

“What kept me sane was knowing that things would change, and it was a question of keeping myself together until they did.”   Nina Simone