Merve 🌸

Abbas Kiyarüstemi'nin "Zeytin Ağaçları Altında" filminden sıcak bir kare.

"Kendine inanan insan, başkalarını ikna etmeye çalışmaz.

Kendisinden memnuniyet duyan insan, başkalarının onayına ihtiyaç duymaz.

İnsan kendisini kabul ettiği müddetçe, bütün dünya da onu kabul eder."

— Lao Tzu

Kötü çıkmış bir karpuzun üzüntüsü ağırdir dostlarım.
Ve bunun şiiri, şarkısı henüz yazılmadı.

sabrın bir zeka biçimi olduğunu öğrendim. her şeyin hemen çözülmesi gerekmiyor, her şeyin net bir cevabı olması gerekmiyor.
bazen yapabileceğiniz en iyi şey nefes almak, gözlemlemek ve olayın kendi akışına gitmesine izin vermektir.

Bir şiir
"uzun bir kış başladı oturduk yeni eşkalimize çalıştık" diyor.
Ataol Behramoğlu da
"Eriyor eski ben ve yeni biri olamıyorum"diye ekliyor.
İnsan değişir, dönüşür ve bu bazen uzun sürer. Ruh bazen ayakta kalır, yorulur ama oturacak yer bulamaz. İnsan, böyle büyüyor.

"Gençken
Sürekli bana bakan
Güzel bir kız sanırdım dünyayı
Meğer gözleri dalmış"
(Hüseyin Atlansoy)

Dünya kırgınlığı ancak böyle ifade edilebilirdi sanırım.

Sen benim hiçbir şeyimsin.

Ne zaman sevgiyi talep etmeyi bırakır ve dayatılan ahlaki emirlere boyun eğmeye son verirsek kendimizi özgür hissederiz, olumsuz duygular da dahil duygularımıza açık oluruz ve gerçek sevgi hissinin kendiliğinden ortaya çıktığını görürüz.

bu fedakarlığın bedelini çeşitli fiziksel hastalıklar ile ödediğimizi savunuyor. Yazar, kendinden örnek vererek bu kurama boyun eğmeye çalışmanın - kendinden imkansızı talep ettiği için - sonucunun her zaman stres altında yaşamak olduğunu söylüyor.

Dördüncü Emri;
"Uzun yaşamak istiyorsanız, onlar bunu haketmese de, anne babanıza hürmet etmeniz gerekir; aksi halde erken ölürsünüz."
şeklinde yorumlayan Alice Miller(Beden asla yalan söylemez); bu durumun gerçek duygularımızı kabul etmemizi sürekli engellediğini ve....

edgar allan poe.

"Kim bilir, belki hepsi bir kuruntudan ibaret;
belki, aldanmak bir hayat ihtiyacıdır?"

Tevfik Fikret

Ah bu benim olmasam da olurlarım...

Gırtlağımda bir yumru büyüyor buna dayanacağım

Eylül dur gitme🙄

Gece etkileşim verdi 🫠🩷

Telaşsız ve kaygısız bir yaşam,
sağlıklı bir cilt ve mutlu bir iş

Hanım filmindeki kediymişim gibi hissediyorum

Yol ve aşk iyi ki var.

Bir gece vakti, sokak lambasının ışığında belirginleşip ses çıkaran yagmur damlaciklarini izlemek çekti canım.

Yaz sevmem . Yaz aksamlarini ozleyecegim bence.

Efkarlanınca İlkay Akkaya dinlediğim yaşlardan Serdar Ortaç dinlediğim yaşlara geçtim. Acı çeke çeke değil oynaya oynaya geçiyor.

Odamın penceresinden dışarıyı İzlerken uykuya dalıyorum hep

İnsanlarla konuşmak ya da tanismak istemiyorum
Nefret,nezaket eksikliğinden değil bu.
Onlarla iletişimde kalmak beni yıpratıyor. Her insan muhatabi, bir mesele demek benim için.
Dış uyaranlara karşı çok hassasım ve bunu regüle edemiyorum.
Hepimizin ruhsal dinamiği farklı...

"içten güçsüz olsan da dışariya karşı dimdik duruşun var" dedi
Bana zaman zaman bu hisler geliyor ve yakinimin, benim göremediğim güçlü yanlarimi görmesini çok seviyorum.

Başkasını kaybetmekten korkmuyoruz aslında. O güzel hissedilen duygulari ve daha çok kendimizi kaybetmekten korkuyoruz. Duygularımız bizi zorlarsa, duygularımızla ne yapacağımızdan korkuyoruz. Oysa bu korkuyu bırakmanın yolu daima, ne olursa olsun kendinin yanında durmak. Kendine en yakın dost olmak

Arapçada da bı söz var hatırıma getirdiniz bu yorumunuzla:
"Balın varsa hepsini birden yeme"
Söz çok uyan yok 🙈

Eve gitmeliyim diye dusundurtmeyen yer, evdir.

İlişkide, senden gelecek dopamin Allah'tan gelsin eşiği......

Kendi hayatını sevebilmek çok önemli bir mesele.
Kendini sevmekten bile daha önemli.
Çünkü bir kere kendi hayatını sevebilmeyi başarabilirsen, o hayatından o hâliyle razı olabilirsen, büyük bir teslimiyet geliştirebilirsin; kendini de sevmeye başlarsın, olanı da hiç olamayanı da.