setenay's Avatar

setenay

@setenayyarici.bsky.social

110 Followers  |  188 Following  |  10 Posts  |  Joined: 16.11.2024  |  2.768

Latest posts by setenayyarici.bsky.social on Bluesky

Video thumbnail

Portishead played Coachella in 2008 and last night Beth Gibbons returned to the desert as part of her first US solo tour.

Watch her fantastic performance of "Glory Box" at the fest, the second time she'd included the Portishead classic in a solo set: www.stereogum.com/2304123/watc...

13.04.2025 22:23 — 👍 184    🔁 29    💬 2    📌 10

“Omuzlarımda denizi onlara getirme, onları ıslatmaya muktedir sözcükleri bulma sorumluluğu vardı” diyor; “Yazmanın bir işe yaradığı kesinliğinden hareketle, yazar olarak ilk meydan okuyuşum işte bu oldu.”

Boğazımda bir yumruyla okudum. Galeano’suz 10 yıl…

13.04.2025 18:12 — 👍 1    🔁 0    💬 0    📌 0
Preview
Eduardo Galeano | Hafıza dilsiz olmasın diye Göksel Aymaz gokselaymaz@gmail.com Bugün Uruguaylı gazeteci yazar Eduardo Galeano’nun onuncu ölüm yıldönümü. Galeano, Neruda gibi, Marquez gibi, Güney Amerika’nın büyüleyici yazarlarındandır. Kucaklaşmanın Kitabı, Latin Amerika’nın Kesik Damarları, Gölgede ve Güneşte Futbol, Ateş Anıları, Aynalar, Hikâye Avcısı gibi yığınla kitabında efsaneler, düşler, mitler, anekdotlar, gerçek hayat hikâyeleri ve olaylar aracılığıyla geçmişteki ve günümüzdeki sömürücülerin kalleşliğini, tiranların, diktatörlerin zulmünü ve bunlara karşı insanlığın hak ve haysiyet mücadelesini anlattı, dünya halklarının düş gücünün ve direnişinin belleği oldu. Her biri ikonik ve okuyanla çok özel bağlar kuran kitaplardı. Hugo Chavez, Mayıs 2009’daki ziyaretinde Barrack Obama’ya ABD’nin emperyal geçmişini hatırlatmak için, “Birleşik Devletler’in askeri darbelere sahne olmayan yegâne ülke olmasının sebebi orada Birleşik Devletler büyükelçiliğinin bulunmamasıdır” nüktesini nesnel dayanaklara bağlayan Latin Amerika’nın Kesik Damarları’nı hediye etti. Jorge Ventocilla adında yoksul bir Panamalı bütün parasını -ki çok fazla değildi- harcayarak, insanlık tarihini kendi tarzında ve her zamanki Galeano üslubuyla, ezilenler, sömürülenler, zulme uğrayanların cephesinden anlatan Aynalar kitabından alabildiği kadar satın alıp kafelere, mağazalara, kuaförlere, büfelere ve akla gelebilecek her yere bıraktı.[1] Barcelona’daki imza gününde bir delikanlı “Kim için?​” diye soran Galeano’ya kim bilir gönlünde nasıl bir anlamı olan bir nehrin adını söyledi, “Parand Nehri için!” dedi. Ve galiba en etkleyicisi de şu: 2009 yılında Galeano’ya “O seni aradı, o seni bekliyordu” denilerek Latin Amerika’nın Kesik Damarları kitabının eski bir baskısı ulaştırılır. Kitap, 1984’te El Salvador’da Chalatenango çarpışmasında öldürülen çok sayıdaki Farabundo Marti Ulusal Kurtuluş Cephesi (FMLN) gerillalarından birinin sırt çantasında bulunmuştu, bir mermi kitabı delip geçmişti. Galeano, 3 Eylül 1940’ta, kendi anlatımıyla “Hitler’in Avrupa’nın yarısını yuttuğu ve dünyayı hiç güzel şeylerin beklemediği bir anda” doğdu. “Doğumum Tanrı’nın hatasız olmadığını teyit etmiştir; buna karşılık sevdiğim insanları ve inandığım fikirleri seçme vakti geldiğinde her zaman yanıldığım söylenemez” diyor, ki yerden göğe haklıdır hatta tevazu göstermektedir, inandığı fikirleri seçme vakti geldiğinde hiçbir zaman yanılmamıştır. Bebekliğinden beri futbolcu olmak istemiş (nihayetinde bir Güney Amerikalıdır o) fakat on dört yaşındayken Sosyalist Parti’nin haftalık yayın organı El Sol (Güneş) için politik içerikli karikatür bantları çizdi. Galeano, gazeteci yazar olma yoluna böyle girdi. O yolda ilerlerken coğrafyanın ve tarihin yollarında, “hiçbir sınıra -ne haritalarınkilere ne zamanınkilere- takılmadan” gezindi; zamanın ve haritaların sınırlarının çok ötesinde “adalet ve güzellik peşinde koşan kadınları ve erkekleri” aradı ve buldu, bize onları anlattı. Niçin yazdığını başından geçen kederli bir anıyla izah ediyor Galeano. 1968’de Bolivya’nın maden bölgesi olan Llallagua köyüne, San Juan Katliamından, yani San Juan Gecesi’ni[2] içki içip dans ederek kutlayan maden işçilerine diktatör Barrientos’un emriyle köyün çevresindeki tepelerden mitralyözlerle ateş açılmasından tam bir yıl sonra San Juan Gecesi etkinliklerinin afişlerini çizmek için gider ve bu dağ köyünde bir süre kalır. Ayrılık günü geldiğinde madenciler artık dost oldukları Galeano için bir veda gecesi yaparlar. İçkiler içilir, şarkılar söylenir, kötü esprilerle gülünür eğlenilir. Sabaha karşı madencileri işbaşına çağıran sirenin çalma vakti geldiğinde işçiler dostlarının etrafını sararlar ve gitmeden ondan bir şey isterler, “Şimdi bize denizin nasıl olduğunu anlat” derler. Ne diyeceğini bilemez Galeano, öylece kalakalır. Çünkü sefalet yüzünden onların bu “yoksul ötesi” köyden kımıldamamaya mahkûm olduklarını ve maden ocaklarındaki yaşam ortalaması 30-35 yıl olduğu için denizi görme ihtimali oluşmadan çok önce öleceklerini bilmekteydi. “Omuzlarımda denizi onlara getirme, onları ıslatmaya muktedir sözcükleri bulma sorumluluğu vardı” diyor; “Yazmanın bir işe yaradığı kesinliğinden hareketle, yazar olarak ilk meydan okuyuşum işte bu oldu.” Sonra hep meydan okudu zaten. Dünyanın kötülüğüne karşı bütün coğrafyalardan ve zamanlardan ezilenlerin, sömürülenlerin, dışlananların hikâyelerinin büyük anlatıcısı oldu. Memleketini, Güney Amerika’yı ve tüm dünyayı, denizi göremeden ölecek madencilerde vücut bulmuş memleketinin, Güney Amerika’nın ve dünyanın tüm namuslu, yiğit insanlarını sevdi, onları yazdı. İnsandı, kendini insan olarak duymaya devam etmek, dünyanın acılarına kayıtsız bir nesneye dönüşmemek için yazdı. Toprağın zenginliklerini göklerin vaatleriyle takas eden sömürgecilere altın, elmas, bakır, kahve ve nihayet bedenlerini verip onlardan İncil alan Afrikalıları yazdı. Hindistan genel valisi filanca lordun Victoria’nın imparatoriçe ilan edilmesi onuruna verdiği yedi gün yedi gecelik ziyafet esnasında açlıktan ölen yüz bin Hintliyi yazdı. Öldürmeyi zevk edinmiş, “öldürülenin geyik mi, keklik mi, cumhuriyetçi mi olduğu”nun çok az öneme sahip olduğu galipleri yazdı. “İtaat etmek için doğmuş” oldukları halde Tanrı’nın “yönetmek için doğanlar”a ayırdığı yeri işgal eden muhteşem mağlupları yazdı. Alman faşistlerin yere çırçıplak yatırıp süngülerini kürek kemiklerinin arasına sapladığı ve aynı anda ateş ederek öldürdüğü Polonyalı köylüler kadar, dişlerini iyilik ve merhamet simgesi Kutsal Bakire Meryem’i kucağında küçük İsa’yla temsil eden lüks heykelciklere dönüştürmek için her yıl balta darbeleriyle ya da helikopterlerden ateş edilerek katledilen yirmi beş bin fil de onun meselesiydi. Çünkü: “Yaşamın nabzı sadece yara izleri olanda atıyordu.” Kısa ama yoğun metinlerdi yazdıkları, yazma stili öyleydi. Çok az sayıda kelimeyle çok fazla şey anlatan, böyle yaparak sözcüklere saygınlık kazandıran bir anlatıcıydı o. “Kendisinden çok şey öğrendim” dediği Uruguaylı yazar Juan Carlos Onetti’nin naklettiği bir Çin atasözü şöyle dermiş: “Var olmayı hak eden yegâne sözcükler sessizlikten daha iyi olanlardır.” Bu ilkeden hareketle şuna inanmıştı: Az sayıda söylenen söz, sözü söylemeyi öğretir. Bazen iki üç cümleye kadar inen, etkileyici, vurup geçen o kısa metinler böyle yaratıldı. O kısa metinler, mümkünse hiç eksik edilmeyen nükte ve ironi ile doruğuna erişir. Galeano tarafından mümkünse hiç eksik edilmez, çünkü nükte ve ironi, acı ve sabrın biriktirdiği enerjiden beslenen umuttur; “Alay et, çünkü yıkılacaklar” diyen nüktede mücadele edenlerin umudu vardır. O yüzden “düşünürken ve oynarken solak” futbolculardan söz eder; o yüzden çok kötü futbol oynayan takımlara Pinochet dendiğini söyler, “zira stadyumları insanlara işkence etmek için doldururlar.” Kokainin, Galeano’nun jargonunda “Kuzey Amerikalıların burunlarını, Kolombiyalılarınsa ölülerini ortaya koydukları bir iş kolu” olarak tanımlanıyor oluşunun sebebi de yine budur. “Irak Savaşı, Batı’nın petrolünü Doğu’nun kumlarının altına koymuş olan Coğrafya’nın yaptığı hatayı düzeltme ihtiyacından doğdu” demişse, bu, akıldışı bir gerçeklikten akıllıca sıyrılabilmek içindir. Aksi halde neden desin ki “Guatemala’daki afetler eski kovboy filmlerine benziyor, çünkü bu afetlerde sadece yerliler ölüyor” diye? Rezil gerçekliği yaratanlara öfkelenenlerin dilidir bu, başka bir şey değil. Galeano, “rezillerle öfkeliler arasındaki ezeli mücadelede seçim yapma vakti geldiğinde, hata yapma ya da cezalandırılma korkusu karşısında daha güçlü olmamızı sağlamaya çalışarak yazıyorum” demişti. Bunun için, kadri bilinmeyenleri, kıymet görmeyenleri, umudu çalınanları, dünyaya her zaman çöllerden girmiş olanları önemsedi, onları öne çıkardı hep. Rezillerin rezaletini, öfkelilerin mücadelesini anlattı. Gerçeklik ve hafıza dilsiz olmasın diye yazdı. Konuşma tutkusuna sahipti ve insan sesine övgü diziyordu. “Meşenin gücü ve söğüdün melankolisiyle anlaşmalarını sağlayan dili koruyabilmiş” yerli halklara o yüzden hayrandı. Onların yaşam karşısındaki bilgeliklerini ortaya koyan büyülü sözcüklerini ganimet bildi. Onları parlatıp, cilalayıp bize sundu. Bunlardan birinde, ölüm döşeğindeki bir bağcı vardır. “Bağcı ölmeden önce gizini açıkladı” diye anlatıyor Galeano; “Üzüm, diye fısıldadı, şaraptan yapılmıştır”. Ve Galeano da “Üzüm şaraptan yapılmışsa” diyor “belki bizler de kim olduğumuzu söyleyen sözcüklerizdir.” Biz sözcüklerden mi yapıldık bilinmez, orası şüpheli. Ama hiç şüphe yok ki Uruguaylı gazeteci yazar Eduardo Galeano, Latin Amerika’nın Kesik Damarları’ndan, Ateş Anıları’ndan, Aynalar’dan yapılmıştır. [1] Bu olay Amerikalı sosyolog Marshall Berman’ın 1844 Elyazmaları ile olan hikâyesini hatırlatıyor. Genç Berman’ın babası, New York’ta tekstil sanayiinin çeşitli kollarında yıllarca çalışıp uğraş verir. Fakat, ayak uyduramadığı kapitalist ahlâk yüzünden işleri hiçbir zaman yolunda gitmez. Piyasanın acımasız koşulları içinde yoğun sorunlar yaşarken 48 yaşında kalp krizinden ölür. Berman, intikam almak istemektedir ama ne yapması gerektiğini bilemez. Üniversite yıllarında Marx’ın 1844 Elyazmaları’nı keşfeder. Sovyet yayınlarının resmî dağıtıcılığını yapan bir kitapçı dükkânında, dipte karanlık bir köşede bulur onu. “Sayfalarını gelişigüzel karıştırdım” diye anlatıyor Berman; “başından bir kısmına, ardından sonuna, ortasından rasgele başka bir kısmına göz gezdirdim ve birden kendimi terden sırılsıklam kesilmiş hâlde buldum, sanki durduğum yerde eriyordum da giysilerim üzerimden dökülüyordu, gözlerimden yaşlar boşanıyor, aynı anda hem kavruluyor hem üşüyordum. Ön tarafa doğru atılarak, ‘Bu kitabı istiyorum!’ diye bağırdım.” Hemen bu kitaptan 20 tane alıp yakın çevresine dağıtır. Böyle bir seçeneğin intikamdan daha iyi olduğunu düşünenler oluyor. Oysa, “İntikamdan daha güzel bir şey” demiyor buna Berman; “Aslında bence” diyor, “en güzel intikam bu.” [2] Güney Amerika’da yılın en kısa gecesinde, Haziran’ın 22’sinı 23’e bağlayan gecede kutlanan, kötülüklerin geride bırakıldığına inanılan bir ritüel. Kötülüğü kül eden ateşler yakılır, arınmak için sulara girilir.

Eduardo Galeano | Hafıza dilsiz olmasın diye

"Memleketini, Güney Amerika’yı ve tüm dünyayı, denizi göremeden ölecek madencilerde vücut bulmuş memleketinin, Güney Amerika’nın ve dünyanın tüm namuslu, yiğit… https://www.evrensel...

13.04.2025 09:17 — 👍 22    🔁 11    💬 0    📌 6
Preview
AKP Genel Merkezi önünde bir polis intihar etti Ankara'da AKP Genel Merkezi önünde görevli bir polis memuru yaşamına son verdi. Olayla ilgili Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından iki müfettiş görevlendirildi.

🔴 AKP Genel Merkezi önünde bir polis intihar etti
www.dokuz8haber.net/akp-genel-me...

10.04.2025 14:31 — 👍 15    🔁 12    💬 2    📌 0

Adobe deleting their first BlueSky post because they realize that the artist community pretty much universally hates them now is extremely funny

08.04.2025 21:56 — 👍 11055    🔁 2405    💬 74    📌 44
Preview
Mimar Sinan'da öğrenci dayanışması sonucu kapılar açıldı Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Fındıklı Kampüsü'nün kapıları bugün saat 18.00'de hiçbir bildirim yapılmadan kapatıldı. İçeride kalan öğrencilerin dayanışma çağrısının ardından çeşitli ünivers...

Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi'nde öğrenci dayanışması sonuç verdi, kapılar açıldı
www.birgun.net/haber/mimar-...

07.04.2025 18:59 — 👍 463    🔁 66    💬 1    📌 4

Biz çıplak aramanın cinsel şiddet olduğunu yıllardır söylüyoruz, siz yıllardır susuyorsunuz.

07.04.2025 17:52 — 👍 5    🔁 2    💬 1    📌 0

Çıplak arama dayatması, Gezi direnişinde arkadaşlarımız gözaltında alındığında da vardı. Hatta Mücella Yapıcı ve Cansu Yapıcı maruz kaldıkları çıplak aramaya ilişkin dava açtı, kazandı!

Erkek yargınız adına işkence diyemese bile varlığını kabul edip ceza vermek zorunda kaldı.

07.04.2025 17:47 — 👍 7    🔁 2    💬 1    📌 0
Video thumbnail

🔴 ODTÜ'den 100. Yıl'a yürümek ve mahalleliyle buluşmak isteyen ODTÜ öğrencilerinin önü A4 kapısından çevik ve TOMA tarafından kesildi.

07.04.2025 15:00 — 👍 89    🔁 45    💬 1    📌 5

Tutuklu kaldığım Gaziantep’teki iki cezaevinde de (E Tipi, L Tipi) çıplak arama yapılıyor. Üstelik sadece tutuklu ve hükümlülere değil, açık görüşe gelen mahkum yakınlarına da.

Sırf bu yüzden eşlerinin, çocuklarının, kadın yakınlarının görüşe gelmesini istemeyen mahkumlarla aynı koğuşlarda kaldım.

07.04.2025 13:58 — 👍 318    🔁 243    💬 1    📌 8
Post image

Her gün bizi evlerde hazırlanan börekleri, kekleri, çayları ile ziyaret eden Anne Baba Dayanışma Ağı gönüllülerimize çok teşekkür ediyoruz. Varlığınız o kadar büyük bir güç ki.🙏#ÇocuklarımızİçinBirİmza
change.org/anne-baba-daya…

07.04.2025 13:56 — 👍 85    🔁 16    💬 1    📌 1
Preview
AK Parti MYK bugün toplanıyor AK Parti Merkez Yürütme Kurulu bugün Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında toplanacak. Toplantıda, siyaset, ekonomi ve küresel gelişmelerin yanı sıra CHP'nin boykot çağrıları da ele alınacak.

AK Parti MYK bugün toplanıyor: CHP’nin boykot çağrıları gündemde

ilketv.com.tr/ak-parti-myk...

07.04.2025 12:04 — 👍 0    🔁 1    💬 0    📌 0
Post image

Şişli'de kayyımın kapattığı Kent Lokantaları tekrar açıldı

📌Silivri'de tutuklu bulunan Şişli Belediye Başkanı Şahan:

"Bugün açıldığını duyunca başkanlık maaşımla tüm yemeklerin ücretini sizin adınıza ödemek istedim."

kisadalga.net/haber/gundem...

07.04.2025 11:30 — 👍 57    🔁 11    💬 0    📌 1

İBB’ye yönelik soruşturmada “Hangi hukuki dayanakla açıldı” hesabını sormadan “Yargılansın ama ifadeye çağrılsın öyle yargılansın” gibi bir cevap vermek, her bir yurttaşın bir “şüpheli” sayıldığı “gözaltı iktidarının” kabulünden başka bir şey değil.

Diyor, Elif Akgül

07.04.2025 11:03 — 👍 1    🔁 0    💬 0    📌 0
Preview
Hukuki belirsizliğin gölgesinde ‘hak-hukuk-adalet’ arayışı Bakırköy Cezaevi “Yargılansın, biz yargılanmasın demiyoruz”. İBB Başkanı ve CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu 22 Mart akşamı dört günlük gözaltının ardından savcılıkta ifade verirken, Memleke...

Tutuklu Gazeteci Elif Akgül, Bakırköy Cezaevi'nden yazdı:

Artık dillere pelesenk olmuş “yargı sopasının” yurttaşların üzerinden kaldırılması ve bu nedenle de “Ne hakla yargılıyorsunuz?” diye sorabilmek gerekiyor

ilketv.com.tr/hukuki-belir...

07.04.2025 09:38 — 👍 36    🔁 29    💬 0    📌 10

Üç insanı boğarak, işkence ile öldüren Hizbullahçıları bile affedip serbest bıraktınız.

#MahirPolatSerbestBırakılsın

07.04.2025 10:17 — 👍 2308    🔁 516    💬 20    📌 24

Bugün yine hukuki dayanışmamız, yiyecek, içecek dayanışmamızla Silivri’deyiz. Çocuklarımız neredeyse biz de oradayız.
#ÇocuklarımızİçinBirİmza
change.org/anne-baba-daya…

07.04.2025 09:53 — 👍 45    🔁 11    💬 0    📌 0

#GençleriSerbestBırakın

07.04.2025 07:38 — 👍 1    🔁 0    💬 0    📌 0

#299GenciSerbestBırakın
#MahirPolatıSerbestBırakın

07.04.2025 07:26 — 👍 0    🔁 0    💬 0    📌 0
Video thumbnail

Mahir Polat Adli Tıp Kurumu’na sevk ediliyor

Polat'ın avukatı Erkam Erdem:

▫️Adli Tıp Kurumu bu karar verirken bazen kendisi de muayene yapabiliyor. Bu nedenle Mahir beyin Adli Tıp Kurumu'na sevk edildiğini düşünüyoruz. Adli Tıp'tan böyle bir rapor çıkarsa tahliye olmaması yönünde engel yok

07.04.2025 07:15 — 👍 6    🔁 5    💬 0    📌 1
Post image

Kahramanmaraş merkezli depremlerde 2 kızını kaybeden kendisi de enkazdan yaralı kurtulan Gülistan Bozdağ 15 gündür 17 yaşındaki kızı #EmineDemirkoparan’dan haber alamıyor. Kızıyla tehdit edildiğini belirten Gülistan Bozdağan’a destek.
#EmineDemirkoparanNerede ?

06.04.2025 22:11 — 👍 41    🔁 22    💬 0    📌 1

Dave Allen ikinci albümden sonra gruptan ayrıldı ve XTC’den Barry Andrews ve Out on Blue Six’ten Carl Marsh ile süper grup diyebileceğimiz Shriekback’i kurdu.

youtu.be/jrbQu6IjYb0?...

06.04.2025 20:53 — 👍 1    🔁 0    💬 0    📌 0

Entertainment! tüm zamanların en iyi punk albümlerinden birisi. Dave Allen’ın albümdeki varlığını ise sonuna kadar duyabiliyorsunuz. Kaybı çok üzücü.

youtu.be/F_7BVaDIAbA?...

06.04.2025 20:20 — 👍 1    🔁 0    💬 0    📌 1
Post image Post image Post image Post image

It is with broken yet full hearts that we share the news that Dave Allen, our old music partner, friend, and brilliant musician, died on Saturday morning.

06.04.2025 19:42 — 👍 83    🔁 16    💬 4    📌 12
Preview
Change starts here Join over 500,000,000 people creating real change in their communities.

Çocuklarımızın serbest bırakılması için, eğitim hakları için, hayalleri, umutları için;
#ÇocuklarımızİçinBirİmza
Kampanya · Çocuklarımız Serbest Bırakılsın - Türkiye · Change.org

06.04.2025 18:16 — 👍 74    🔁 28    💬 1    📌 9
Post image Post image Post image Post image

5 Nisan Avukatlar Günü kutlama değil mücadele günüdür!

Mücadeleyi yükseltelim!

06.04.2025 17:52 — 👍 9    🔁 5    💬 1    📌 0
Preview
Change starts here Join over 500,000,000 people creating real change in their communities.

Çocuklarımızın serbest bırakılması için, seslerine ses olabilmek için bu akşam 21:00’da yine #ÇocuklarımızİçinBirİmza etiketinde buluşuyoruz. Her imza kocaman bir umut. 🙏
Kampanya · Çocuklarımız Serbest Bırakılsın - Türkiye · Change.org

06.04.2025 17:53 — 👍 64    🔁 20    💬 0    📌 5

Müziğin de demokratiği 👇

🔗 apacikradyo.com.tr

06.04.2025 17:44 — 👍 34    🔁 2    💬 0    📌 0
Post image Post image

İstanbul’un kamusal alanlarını, varlıklarını yok eden projelere karşı mücadele eden meslektaşlarımızın yanındayız!

Hukuksuz soruşturmalara, tutuklamalara karşı; emeğimize, kentimize, doğamıza, geleceğimize çökenlere karşı sokaktayız.
Eşitlik, özgürlük, adalet istiyoruz!

06.04.2025 15:39 — 👍 18    🔁 8    💬 0    📌 1

@setenayyarici is following 20 prominent accounts