Arnavut Selim

YouTube video by Hediye Levent Silahlanıyoruz! Prof. Dr. Sinem Akgül Açıkmeşe ile NATO'nun silahlanma kararını konuşuyoruz

Silahlanıyoruz!
NATO kime karşı silahlanma kararı aldı?
Türkiye nasıl etkilenecek?

Prof. Dr. Sinem Akgül Açıkmeşe @sinemacikmese.bsky.social ile konuştuk.

Abone olmayı unutmayın!
www.youtube.com/watch?v=uDWL...

hektarlarca ağacımız milyonlarca hayvanımız, bir yaşlı ve bir orman işçisi iki kişi hayatını kaybetti şimdiye kadar.

YouTube video by Hediye Levent Orta Doğu'nun fay hatları ve Kıbrıs! Prof. Dr. Ahmet Sözen ile konuşuyoruz.

Orta Doğu'nun fay hatları ve Kıbrıs!
Prof. Dr. Ahmet Sözen ile konuşuyoruz.

⏰20.30'da

Abone olmayı unutmayın!
www.youtube.com/watch?v=ryV5...

Emekli tayfası bir ağaç altına; tabure, tartı atıp, üç-beş kuruş kazanıyordu, ona da engel oldular. Hayır, obez olduğunu bildin de ne oldu? Bundan sonra yalnızca et-salata mı yiyeceksin?

Merhaba, hoşbulduk

Hoşbulduk kızçe

X çok fena, çok.
"Durun! Sakin olun, siz kardeşsiniz" diyorsun, Kara Murat sesiyle "abdest al köpek! Son nefesini vermektesin ki tatlı canın kolay çıka" diyen; elde kılıç, yüzlerce hesap var.
Buraya kaçayım bir süre. Muhabbet okuyayım. En azından şu dava bitsin.

Talepler özgürlük üstünedir. Gezi olaylarında talep edilen farklı mıydı? Kavala'nın hapiste olması da o özgürlük talebine katkı verdiği iddiasıdır.
Gençlerin de DEM'in de talebi özgürlüktür. İki talebi nasıl farklı çizgide göreceğiz?

AKP, kriminalizasyon ve “Kampüs” Hapishaneler Cumhuriyeti AKP rejiminin hapishane politikaları, yalnızca bir cezalandırma mantığının değil; aynı zamanda bir siyasal ve toplumsal düzen kurma pratiğinin ürünüdür. Bu nedenle hapishaneler üzerine düşünmek…

AKP rejiminin hapishane politikaları, yalnızca bir cezalandırma mantığının değil; aynı zamanda bir siyasal ve toplumsal düzen kurma pratiğinin ürünüdür.

✍️ Mustafa Eren yazdı: AKP, kriminalizasyon ve “Kampüs” Hapishaneler Cumhuriyeti

bianet.org/yazi/akp-kri...

Esad öncesi koşullarda, bu da olasılıklar arasındaydı fakat bugün mümkün değil. Barış anlaşmasının yürüyebilme koşullarından biri de yerel yönetimler üzerindeki baskının kaldırılması ki bu durumda hamle yapması pek olası görülmüyor.

Tükiye'nin önünde iki yol var:
-DEM ile süren barış görüşmelerini olumlu tamamlayıp, Orta Doğu'da yaşayan Kürtlerle bağı koparmadan ortak güçle hareket etmek.
-Barış görüşmelerini sonlandırıp, İsrail-ABD ile birlikte hareket edecek Kürtlerle karşı karşıya gelmek.
Bahçeli ilkini seçti.

Planlanan Gazze tehcirine bizdeki islamcıların "hicret" diyerek konuyu ulvileştirme, uhrevi hale getirme, meşrulaştırma çabası çok mide bulandırıcı.

Türkiye'nin Suriyelileri ülkeye doldurmadan önce onları tuttuğu, Türkiye'ye ait kuzey Suriye'deki mülteci kamplarında hazırlıklar başlamış.

YouTube video by Ahmet Nesin Hadi Gel, Somali'ye Gidelim / Serdar Öztürk & Ahmet Nesin

Hadi Gel, Somali'ye Gidelim / Serdar Öztürk & Ahmet Nesin youtu.be/z9cHzR0awRo?... @YouTube aracılığıyla

Korkulan bu zaten. Kaybettiğinde olacakları düşünmek bile istemiyorum.

Hani büyük bir felaket sonrası hasarın ağırlığı yavaş yavaş ortaya çıkar ya, 19 Mart Darbesi sonrasında her hafta başlangıcı da onu hatırlatıyor.
İktidarın ensemizde boza pişirerek sağladığı "istikrar abidesi" birer parçasını bırakarak yok oluyor.
Evde zor tutulan(!) %50'nin de mecali kalmadı.

Nedir, harekâtın yalnız ABD, İsrail, Türkiye, Rojava arasında değil, bölge ülkeleri ve Rusya-Çin ikilisinin de karışacağı oruna dönüşme tehlikesini göze almak gerekir.
Orta Doğu'da bayrak göstererek bir savaşa girmenin bedelinin ağırlığı tarihte çok net örneklenmiştir.
Umalım ki barışla çözülsün.

darbeden sonra Rojova'ya askeri harekâta kalkışmasıdır.
Başarılı olabilir mi? Türkiye'nin, ABD'nin İran planlarında alacağı yeri yükseltmek, ekonomik ve askeri kaybı umursamamak koşulu ile belki olabilir fakat ABD'nin, kamuoyu desteğinin diplerde olduğu yönetimle pazarlığa girmesi zor görünüyor.

sonundan sonra yumuşama belirtileri görünme olasılığı ortaya çıkacaktır.
Yol ayrımındayız.
İyi olasılığın; Saray'ın Nisan sonuna kadar baskısını artıracağını, hedefine ulaşamaz ise Bahçeli'nin Barış planına boyun eğeceğini düşünüyorum.
Kötü olasılık ise Saray çekirdeğinin, içerideki başarısız

bu kadar belirgin olması da Nisan sonunun bir dönüm noktası olduğunu işaret ediyor galiba.
Bence, bugün yapılacak DEM görüşmesi; 19 Mart'tan ve İmamoğlu'nun terör suçlmasından vareste tutulmasından sonraki en önemli gün.
Öcalan ile yol haritası yeniden belirlenir ve çıkış görünürse, Nisan

sonuna kadar ülkeyi istediğin yola soktun soktun, Mayıs itibariyle oyun kuruculuk görevin tamamen bitiyor" mesajını verdiğidir.
İsrail'in, TSK'nın yerleşmeyi düşündüğü; T4 ve Palmira üslerine saldırıları, Trump'ın her zamanki nobranlığı ile "Erdoğan'a istediğimi yaptırırım" açıklaması, tarihin

Öcalan'dan gelmeyen mesajla zehir zemberek 2. gün.
4 Mayıs'ta Malazgirt'te silah bırakma töreni teklifi gülümseme yaratsa da tarihin bu kadar net saptanması (örneğin Mayıs'ın ilk haftası denebilirdi) Nisan sonunda bazı gelişmelerin beklendiğinin acelenin kaynağının da bu olduğudur. ABD'nin "Nisan

destekten çok, ABD'ye haber vermekle ve zemin yoklamakla görevlendirildiğini, orada da fikrini "çekimser" olarak açıkladığını düşünüyorum.
Bayramın 1. ve 2. günü Bahçeli adına yapılan açıklamalardaki 180 derece zıt içerikler de ilginçtir. Önce Barış nimetleri ile umut dolu 1. gün, ardından

içeren uyarıları ile yakında; satır aralarında da olsa bu isimlerin fısıltılar halinde duyulacağını düşünüyorum.
İsimlerin başında Hakan Fidan olduğu belli fakat Fidan isminin benim için ilginç tarafı, Bahçeli'ye Barış sürecini başlatan uyarıları ilk iletenin o olduğunu düşünmemdir. Bu yüzden;

çıkışları, AKP grubunun sessizliği, Çelik'in; yazacak bir şey bulamayıp, "haberimiz yoktu" mesajlarını RT ile yinelemesi, "Cunta" nitelemesine kadar sessiz kalan diğer bakanlar, girişimin "Saray" merkezli ve çok dar bir kadro ile yapıldığıdır.
Ekonomik kaybın büyüklüğü ve Özel'in ısrarlı tehdit

olacağı bilinmesine rağmen, bu kadar acil ve hazırlıksız darbeye kalkışılmasının nedeni nedir?
Hangi bakanların haberi vardı?
Yoksa tamamen Saray'daki bir çekirdeğin giriştiği darbe miydi?
Kendimce gördüğüm, İçişleri bakanlığının ilk gün gösterdiği şaşkınlık, Adalet bakanının mantığa sığmayacak

bile haberi olmadan yapılması, dar bir kadro içinde şekillendiğinin göstergesi olmalı. Basit bir akıl yürütme ile boş davanın İmamoğlu'nu güçlendireceğini en iyi bilen kişi, kurnazlığı ile ünlü Erdoğan'dır.
Burada soru birleşiyor: En önemli etkisinin iki yıllık ekonomik plana vereceği zarar

savcılığa tepki gösterilmesine onun da Soykan ve Ağırel'in tutuklamasına neden oldu.
Darbe'nin ilk sorusu: Zamanlamanın nedeni nedir?
İçeriyi ilgilendiren önemli sorusu: Bu kadar zayıf bir dosya ile neden darbeye kalkışıldı?
Sebep bulunamadı, anca bunlarla açıldı" demek kolay olsa da Hazine'nin

hatalar, gazetecilerin çalışmaları ile Darbe'nin yasal kılıfı tamamen boş olduğunu gösterdi. Davadaki gizli tanıkların; suç kayıtları ve AKP dönemine yakınlıkları ile şekillendiği belli "duydum, söylediler, olmalı" ifadeleri çürütüldü. Zayıf dayanakların Saray'ı zor durumda bırakması, muhtemelen

31 Mart 2025 tarihine kadar olan gelişmeleri kendimce özetlemiştim. Yine sonu gelmez bir dizi ile 10 Nisan 2025 itibariyle fikri takibe devam...
Dizi "Cumhur İttifakı'nın iki yolu var: Erken seçim ya da olağanüstü hâl ilanı. İki yol da değişimle sonuçlanır" tahminiyle bitti.
İlk anda göze çarpmayan

İktidar ortakları koltuklarını ve çete düzenini korumak için ülkede demokrasiyi kaldıralım derken fena batırmışlar. İktidarın değişmesi için mücadeleye devam. Örgütlenin, örgütleyin, ev ziyareti yapın. Altılı ganyan, İddaa gibi Demirören şans oyunlarını #BOYKOT edin.