TULPAR

Ülkemin haline bak...😔
''Bizim Trollere Söyle''
Sümeyye Erdoğan

Gülaydın ömrünün kaneviçesine kuşlar işleyenler, gönül telinden sazı, sevgi dilinden sözüyle türkü söyleyenler, Eli hep vicdanında gezenler, macerası bitip devrilene kadar sadece iyilik ve merhamet gösterenler, götürse götürse kendi mezarına çiçek götürenler günaydın

Mezuniyet töreninde diplomasını yırtarak protesto eden Doruk Dörücü:

“Devlet ile vatandaş arasında toplum sözleşmesi vardır. Devlet vatandaşı güvenceye alır, vatandaş da devleti ayakta tutar.

Devletin, bu toplum sözleşmesine uymadığını görüyoruz.”

Günaydın

hayatının baharında yaşamdan vazgeçenlere ağıt yakanlar,
fikri Hür vicdanı hür gençler yetiştirilen bir ülkeden, tarikat hapishanelerine tıkılmış gençlerin olduğu bir ülkeye dönüşmenin sorumlusu olarak kendini görenler, bizleri affetmeyin diyenler, kısacası can olan, insan kalan dostlar günaydın.

hayatında hiç görmediği, dokunmadığı insanların acısını acı bilip, küçücük ellerini uzatanlar, insan ayırmayanlar, elini taşın altına koymaktan, ateşi elle tutmaktan çekinmeyenler, ölümü, zulmü, baskıyı, fakirliği kendi keyfi yerinde olsa da yüreğinde hissedenler,

Gülaydın vicdan sahibi canlar, dünyanın öbür ucunda bir fidan kırılsa yüreğinden parça kopanlar, cehennemin ortasında elinde bir kova su, karlar ülkesinde kır çiçeği taşıyanlar, sebep olanlara beddua edenler,

bir ömür boyu sıkılı duran yumruğu toprağın üstüne çıkmasın diye kefene sarılanlar, isyanını dede sazının tellerine vuranlar, mezhebinden,
inancından önce insan kalanlar, eline, beline, diline sahip olanlar, kulu kıble, sevgiyi kutsal bilenler günaydın.

Gülaydın kundakta üç ezan sesi duysa da ağzı türküyle açılanlar, türküler yanmasın diye kendileri yananlar, Hasretler, Metinler, Belkıslar, Serpiller, Nesimiler, kendi halinde her biri bir yıldız dizeleri tutuşanlar, hesabı mahşere kalanlar,

Ey insan yeter, yaktın yıktın, Doğa Ananın derisini yüzdün yok ol. Bu yok oluşta en önde olmaya razıyım…

yeni günü uyandırmadan belki bir iki yıldız görürüm hayaliyle sanki yanyana şamdan yuvalarına gömülmüş iki hüzünlü mum gibi duran gözlerle kendini sonsuz ve süresiz kurtuluş ve bağışlama umuduyla yan cama vurmuş, kırışıklıkları karanlığa saklı yüz silüetini seyredenler günaydın…

Gülaydın hiçlik içinde yuvarlak kara bir boşluğu, beyaz gecelerin donuk mavisiyle adeta tayyarelerin dönen motor palleri ile inatla karıştırırken,

Ben de Kral Süleyman

Yakında toprak kabul etmeyecek, ne mutabakatmış ölene kadar devam…

Seher yıldızı doğmadan KÖLN. (Almanlar ne isim takmıştır seher yıldızına)

😂😂

Yattığın yer incitmesin, devrin daim yıldızlar yoldaşın olsun

Bir hayat anca böyle özetlenebilir…

Gülaydın karnı dar olanlar, her şeye kafa yoranlar, düşüne düşüne kafayı yiyenler, haksızlığa gelemeyenler, haram lokmaya hazımsızlık çekenler, davasına ömrünü adamış devrimciler, bir tutam ağaca göğsünü siper etmiş geziciler, linçten kevgire dönmüş çapulcular, SÜRTÜKLER hepinize günaydın.

Çağlar birbirini görse ilkçağ yüzüne tükürürdü uzay çağının…

Gülaydın hüzünlü şarkılar gibi hüzünlü adamlar, güzel anılar gibi güzel kadınlar, hüzünlü anılar gibi hüzünlü, hüzünlü şarkılar gibi güzel çocuklar,gözlerini de alıp gidenler,geceleri çok kısa dört nala sevişmesi lazım yoksullar, Cemal Süreya’nın anısına günü şiire boğanlar günaydın.

🙏🏻🙏🏻

🙏🏻🙏🏻

küllüklerde kazık saplayanlar, hindi tüyüne olmamış incir saplayıp havaya fırlatanlar, traktör tekerinin içinde bayır aşağı yuvarlananlar, arka ceplerinden sapan sarkanlar, bana ne sokaklar bizim, akşama köpek taşağı çıkartırız diyen çocuklar, çocukluğunda kalan çocuk ruhlar günaydın.

Gülaydın karpuz kabuğundan gemiler yapanlar, bulutlara salıncak kuranlar, hala sokakta cincibir oynayanlar, köpeklerin kuyruğuna teneke bağlayanlar, kibrit kutularından yaptıkları oyun kartlarını ceplerinde taşıyanlar, oyuk kazıp kol düğmeleriyle şibidi kosta salata diye sayıklayanlar,

Bir savaş çıkarsa ölürüm romantikliği yurtseverlik değildir. Toprağını, suyunu, denizini sevmiyorsan vatan HAİNİ’sin…

hesabı mahşere kalanlar, bir ömür boyu sıkılı duran yumruğu toprağın üstüne çıkmasın diye kefene sarılanlar, isyanını dede sazının tellerine vuranlar, mezhebinden,
inancından önce insan kalanlar, eline, beline, diline sahip olanlar, kulu kıble, sevgiyi kutsal bilenler günaydın.

Gülaydın kundakta üç ezan sesi duysa da ağzı türküyle açılanlar, türküler yanmasın diye kendileri yananlar, Hasretler, Metinler, Belkıslar, Serpiller, Nesimiler, kendi halinde her biri bir yıldız dizeleri tutuşanlar,

Ölüm hep sana mı düşer usta?!

Gülaydın fırtınada, ayazda yollara dökülenler, her vedalarında sevenlerine askere uğurlar gibi içten sarılanlar, hayatından gidenleri özlemek, girecek olanları umutla beklemek yerine yanıbaşındakilerin kıymetini bilenler, onlar için dizeleri tutuşanlar günaydın.